Her sabah özel banka hesabına 1.440 tl yatırıldığını düşün, gün boyu bu parayı kullanmakta veya kullanmamakta, harcamakta veya harcamamakta serbestsin. Bu parayı her hangi bir şekilde değerlendirebilirsin, ya da harcayabilirsin. Sadece bir koşul var kullanmadığın takdirde bu miktar ertesi güne devretmiyor. Ama ertesi gün hesaba yine 1.440 lira yatırılıyor.

             Bu mucize bankanın adı ZAMAN. Zamanı iyi kullanarak isabetli hareket ederiz ya da boşa harcayarak ziyan ederiz.

            Zamanım yok diyen insan aslında zamanı yönetmesini bilmeyen insandır. Bir işin yapılmasını istiyorsan en meşgul insana ver diye bir söz vardır. Sadece meşgul olmak yetmez, asıl sorun ne ile meşgul olduğundur.

            Sorunların başkalarından kaynaklandığına inanıyorsan işin zor demektir. Kendimizi değiştirmek yeterince zor, ama başkalarını değiştirmek imkansızdır. Kendi yararına olduğunu bildiğin halde değişmemişsen başkaları niye değişsin?

            Odaklanacağımız şey sorun değil, çözümdür.  Zaman hayattır. Hayatı seven insan zamana değer verir. Başarılı ve başarısız insanların zamanı nasıl kullandıklarını izleyin.

              Ya sevdiğin işi yap ya da yaptığın işi sev. Hayatımızda çok zaman hırsızı var. Boş boğaz gelir vaktimiz ziyan olur. Beynamaz gelir bizi namazımızdan alıkoyar. Düşünmek ışık, çalışmak hayattır.

             Mazeret üretmekte çok ustayız. Zamanımız yok deriz, rüyalarını gerçekleştiren insanların zamanları pek mi bol! Onlar zaman bulmaya çalışmıyor, zaman ayırıyorlar. Çoğu insan kitap okumaya zaman bulamıyor, televizyon seyretmeye, gevezeliklere zaman buluyor.

             Yapmazsan ne olur, yaparsan ne olur? Olursa ne olur, olmazsa ne olur? Bu soruları kendimize sorarsak en azından yanlış kararlar almamızı engeller.

             Bir şeyi ertelemek onu zorlaştırır. Zor bir şeyi ertelemek onu imkansız hale getirir.

            10 yılın kıymetini bilmek istiyorsan hapishaneden yeni çıkan bir kimseye sor. Bir yılın kıymetini bilmek istiyorsan son sınıf üniversite öğrencisine sor. 9 ayın değerini bilmek istiyorsan çocuğu ölü doğmuş bir anneye sor. 1 ayın değerini bilmek istiyorsan erken doğum yapmış anneye sor. 1 günün kıymetini bilmek istiyorsan doğum günü kutlayan bir çocuğa sor. 1 saatin kıymetini bilmek istiyorsan bitirme sınavına çalışmadan giren öğrenciye sor, 1 dakikanın kıymetini bilmek istiyorsan boğulmak üzereyken kurtarılan adama sor. 1 saniyenin kıymetini bilmek istiyorsan araba kazasından kıl payı kurtulan insana sor. 1 salisenin kıymetini bilmek istiyorsan olimpiyatlarda gümüş madalya kazana atlete sor.

75 yıllık yaşamımızın

24 yılını uyuyarak geçiriyor,

 9 yılı çalışarak,

5 yılı ibadetle,

6 yılı yemek yiyerek,

4 yılı öğrenerek,

3 yılı toplantılara katılarak,

2 yılı telefonlarla bizi arayanlarla,

7 yılı kişisel bakım ve alış verişle,

6 yılı yollarda ve bir şeyler bekleyerek,

9 yılı gereksiz, hayır diyemediğimiz işlerle, boş konuşmalarla geçiyor.

Zamanı ziyan ederek geçiyor.

Hata yapabilirsiniz. İnsan, aynı hataları yapmadan hayatını düzene sokabilir. Hatalar bize ders veren öğretmenlerimizdir. Bunlardan ders alabilirsen olumlu düşünmeni sağlayacaktır.

             Yaşam canlıdır, aynı yerde kalmaz. Not tutma alışkanlığın var mı? Nasıl olsa hatırlarım diye sıkıntıya düşme. Kendine zaman ayırmazsan hastalığa zaman ayırmak zorunda kalırsın.

              Günde kaç saatini telefon konuşmalarına ayırıyorsun? Masanın durumu ne alemde? En eski kayıt, dosya ne kadar zamandır masanı işgal ediyor?

             Bilmiyorum, yanlış yaptım diyebiliyor musun?

             Zaman bekleyen için yavaş geçer. Zaman korkan için hızlı geçer, zaman acı çeken için uzun geçer. Ama yaşamı seven için zaman yoktur.

            Hayatla röportaj yaptığımı gördüm rüyamda, zamanın var mı diye sordum; gülümsedi. Benim zamanım sonsuzluk, ne sorular var yüreğimde insanlarla ilgili. En çok neye şaşırıyorsun? Hayat cevap verdi.

             Çocukluktan büyümek için acele ediyorlar sonra yine çocuk olmanın özlemini duyuyorlar. Para kazanmak için sağlıklarını kaybediyorlar, sonra sağlığını kazanmak için paralarını kaybediyorlar.

            Gelecekten endişe edip şimdiyi unutuyorlar. Sonra da ne şimdiyi ne de geleceği yaşayabiliyorlar.

             Deneyim iyi bir öğretmendir diyorlar ama deneyimin faturasını ödemek istemiyorlar. Hayatlarını kazanmak için eğitim alıyorlar, ama yaşam ustası olmayı bilmiyorlar. Bu nedenle hiç ölmeyecekmiş gibi yaşıyorlar, hiç yaşamamış gibi ölüyorlar.

             Hayat elimi tuttu, bir süre sessiz kaldık. Derin nefes aldım. Ona insanların neleri öğrenmelerini isterdin diye sordum.

               Hayat cevapladı; her yere barış götürmelerini, bölücü değil birleştirici olmalarını, nefret olan yere sevgiyi, keşke olan yere inancı, karanlık olan yere aydınlığı, üzüntü olan yere sevgiyi, sevinci götürmelerini isterdim.

              Kusurları görenlerden değil, kusurları örtenlerden, teselli arayan değil teselli edenlerden, anlayış bekleyenlerden değil, sevenlerden olmalarını isterdim.

             Hz. Muhammed (s.a.v.) iki günü aynı olan aldanmıştır. Yarın ilminde ve ahlakında artı kaydetmezsen  o gün doğacak güneşinde benim için bir hayır yoktur.

Sevgiyle sağlıkla kalın..